20 Aralık 2014 Cumartesi

Veeee 4 ay sonuçları

Yıhahaha, bu sefer günü gününe yazıyorum, bence bi aferini hak ettim :) Hata kendimi affettirmek için de bol görselli yapayım yazıyı oluy mu?

4 ay dün bitti. Toplam verilen kilo 20 - evet evet şu damacanadan biraz daha fazla olan 20'den bahsediyoruz.. Ve hemen kutlama için damacana ile fotoğraf çektirdim tabi. Sanırım bünye zayıflamış lakin - eskiden bu zımbırtıyı omzuma alıp sebile takardım, şimdi ise dolu olanı kaldıramadığım için biraz bitmesini bekledim suyun. Sonra da oturup 4 önce zavallı patilerim bu yükü taşıyormuş diye üzülüp sevdim onları. Zavallıcıklar.. Haa unutmadan BMI 26,8 olmuş - 34,2 ile başlamıştım.

Dolu olanı kaldıramıyorum
Bu ay sadece 3,5 kilo vermişim toplamda, bu biraz can sıkıcı. Yavaşlamaya ve hatta son 10 gündür duraklamaya girmiş olabilirim. Son 10 gündür 72 - 72,5 arasında sürekli gidip geliyorum. Bir defa 71,9 gördüm o kadar. Ama bunu yine son 10 gündür spora başlamış olmama yoruyorum aynı zamanda. Çünkü götte göbekte incelme var, ama kilo sabit. Hatta geçen ay ilk defa 40 beden cici aldım kendime, yıkadıktan sonra hala "lan bunun içine nasıl girebiliyorum" diye şaşırıyorum :) Ayrıca ayrı bi mutluluk da otobüslerdeki tek kişilik koltuklara götüm bacaam taşmadan oturabiliyor olmam oldu. Boş konuşmuyorum, kanıtlarım altta :p 40 beden dediysek kalıp gibi oturuyor değil tabi ki - belden hala sıkıyor ama sonuçta popişi soktum mu içine soktum :)

Sıksa da 40 beden işte :)
Altıma işemişim gibi görünüyor?



















Peki sadece fiziksel olarak küçülme mi var? Hayır! Maalesef lömbürlük başladı bacaklarımda. Göbeğim sarkıyor, onu bekliyordum zaten lakin bacaklarım beni hayal kırıklığına uğrattı - laaaaan o kadar kas manyağıydınız siz ne oldu? Demek ki kastan da vermişim - ki aslında istediğim bir şeydi iyi olmuş. Sonuçta sırf kas olan bacakları inceltemezdim değil mi beybiler? Fekaaaaat.. Bu durum beni yıllarca "nayır nolamaz" dediğim noktaya getirdi ve spor başladım "seve seve". Pilates göbee bacaa toplarmış; iki günde bir taytımı giyip matın üzerinde şekilde şekilde giriyorum. Üzerinde de 5-20 dakika arası eliptik yapıyorum ki yağlar iyice kış kış yağlar kış kış, yallah yağlar yallah olsun.Hatta çok fena kafayı yiyip yıllarca çok tehlikeliymiş pismiş kakaymış diye saydırdığım l-carnitine bile evime girdi. Ama cidden - göbeği saklayabilirim de mini giymeyi seven biri için lömbür bacak olmuyor be canlar! Öyle böyle sıkılaşacağız, hımpf... Gerçi yalan söylemeyeyim, çok fena bi spor gazım var. Hatta Cicoş'un da beynini yemeye başladığımı itiraf edebilirim; ben yapıyorsam o da yapsın, ikimiz de sağlıklı olalım ama di mi? Şu anki ruh halim hayat boyu spor yapabileceğimi söylüyor, bakalım neler olacak. (Bu arada 10 gün sonra doğum günüm, bana motivasyon yazılı spor kıyafeti alın :P) Şu an en çok istediğim şey gaza getirecek yazılı t-shirtler - allahçım yarepçim deliriyorum!

Ama hangimiz zombi değiliz ki?

Geçen yazımda deliriyorum demiştim hatırlarsanız, o konuda ısrarlıyım hala. Kendimle ilgili hislerim gün içerisinde 27 kere falan değişiyor. Arada kendime bakıp/kendimi elleyip "ahahahha çok zayıfladım lan süperim aslanım kaplanım" diye kendime aşık oluyorum. Bi kaç saat sonra ise "laaan hala obezim, duba gibiyim, iğrencim" diye kendimden tiksiniyorum. Ara ara normale dönüp 5 kilomun daha kaldığını, üstelik spor yaparak incelip 10 kilo vermişim gibi görüneceğimi, biraz daha sabretmem ve sakin olmam gerektiğini hatırlasam da genelde 50 kiloya düşene kadar diyet yapmam gerektiğini yoksa asla zayıf hissetmeyeceğimi düşünüyorum. Sonra da "nooluyor bana, hatunu balık etli severim, 67 benim için ideal bi kilo, hatta göbek gitse burada bile kalabilirim aslında, alla alla" diye kendime şaşırıyorum. İki dakika sonrasında ise deli gibi spor yapıp adonis kaslarına sahip olma isteği geliyor.. Hatta şu yazıyı yazarken bile aynı bu sıralamayla gidip gidip geldi kafam!

Sadece bende de olmuyor bu durum. Televizyon izlerken aynı hatun için hem kemik torbası, hem de taş gibi yakıştırmaları yapabiliyorum farklı zamanlarda. Obezken kendimle ilgili algım yanlıştı, bunu anlatmıştım. Dünyanın eksenini eğecek kadar kilolu olmama rağmen kendimi fıstık gibi sandığım zamanlar oluyordu. Genelde insanların bana tiksinerek baktığından emin olsam da bazen "hahahayt taş gibiyim ondan bakıyorlar" diyebiliyordum. Yemin ederim algı malgı hepsi gitti bende. İki dakika sabit dur beyinciğim oluy mu? Bu arada şu an da insanlar bana baktığında hala çirkin olduğum için baktıklarını düşünüyorum, hatta o dakika iyi hissettiğim dakikalardan olsa bile.. El özet bay bay kafa!

Hala kendimle ne yapacağıma karar veremedim. Şimdilik Dukan amca'nın vardır bi bildiği diye 67 kiloya inmek istiyorum, ama o bana yetecek mi emin değilim. Kafamın bi kenarında sürekli "bence 60'a kadar gideyim, güçlendirmede bi kaç kilo alınabiliyormuş" düşüncesi var. Bi yandan da delirmemiş halim gerçekten 38 bedende kalmak istiyor. "I just don't know what to do with myself" tam bu durum için mi acep ;) (Evet sözler alakasız ama cümle cuk oturuyor be canlar!)

Depresyonumdan çıkayım, yazıyı bir fotoğrafla bitireyim değil mi? Hala fotoğraf çektirmeyi sevmiyorum ama sırf belgeleme adına arada sırada yapmak lazım - hımpf.. Bu arada arkada "all about that bass" çalıyor ve ben yine kilo vermekten vazgeçiyorum :)

Fotoğraf geçen aya ait - bu etek şu an hafiften bol geliyor desem çok mu ukalalık olur ;)

Beceremiyorum poz vermeyi :(

Öperim yalarım - bundan sonra daha çok zaman ayırmam lazım yazmaya. Rahatlıyorum..


10 Aralık 2014 Çarşamba

Dukan 3 ay özeti

Oy oy beybiler, neredeyse bi ay olmuş ve ben blogumu boş bırakmışım unutmuşum etmişim - tüh bana vay bana ay bana.. Demek ki sınavlar + yoğun iş temposu birleşince kafa attaaa olmuş! Özürlerden bi demet :(

Aslında 3 ay 19 kasım'da bitmişti, 4. ay bitmek üzereyken bu yazıyı yazmam terbiyesizliğin daniskası olsa da Norveçli bilim adamlarının bundan 56 yıl sonra yapacağı araştırmalarda eksik kalmaması için ayın özetini geçmem gerekiyor değil mi? Gördüğünüz gibi misyonum çok önemli, evek.

Başlıkta da dediğim gibi çok temel olacak. Şu anki ruh halimden bağımsız yazmaya çalışacağım çünkü ve bi haftadır hafiften delirmek üzere olduğumu düşünürsek çok detaya girmemeyi uygun buluyorum. (Ne gaddar kurumsalım değil mi canlar?)

Gidişatta sıkıntı olmadı; yemeklerden sıkılmadım, aç kalmadım, normal seyir dönemine devam ettim. Geçmişe dönüp excelciğime baktım şimdi ve verilere ulaştım. (Hala iş güç hala kurumsallık - sayın müşterimiz, size nasıl yardımcı olabilirim?) 

Başladığımda 92 kiloydum, 3 ay sonra 75,7 kilo olmuşum. Biraz yavaşlama var önceki aylara göre ama totalde giden kilo 16,3 olmuş. Damacanaya yaklaşmışım gibi hisler güçler :) Lakin üçüncü ayda üç defa falan artı gördüm tartıda. Bünye duraklamaya girmedi ama ara ara çılgın su topladı. Bunu sınavların eklediği strese ve yorgunluğa verdim, pek sıkıntı yapmadım işin doğrusu. 

Uykum var; iki gündür spora başladım, pilates + eliptik takılıyorum. Isınma dahil toplamda bi saati bile bulmuyor ama daha önce spor yapmadığımı düşünürsek o kadar kötü değil bence. Yemek yedikten sonra bi saat bekliyorum, sonra spor, sonra duş, sonra yeşil çay, sonra yoğurt derken saat 11'i geçiyor. El özet uykum var çok fena :)

Bu da böyle görselsiz duygusuz mal öküz odun bi yazı olsun bakalım. Maksat istatistik.. Zaten 9 gün sonra 4 ay bitiyor, o zaman detaylı dökerim içimi. Ayh!