22 Eylül 2014 Pazartesi

Dukan 1 ay bitti, bakalım neler olmuş..

Aslında 3 gün önce bitti ama ben anca yazabiliyorum - şaşırmadık değil mi beybiler?

Şimciiiik.. Çok uzun uzun anlatacak bi şey yok doğrusu, hem yemek düzenimdeki hem de süreç yönetimimdeki (oo yeaaa) gelişmeleri daha önce yazmıştım. Ama yine de dolu dolu 1 aylık iradeyi boş geçmemek lazım :)

Son bi ayı çılgın gibi yiyerek geçirdim diyebilirim. Dukan'a uygun bi sürü yemek varmış ve hepsini istediğimiz zaman istediğimiz kadar yiyebiliyormuşuz ya.. Ooooh yandan yandan! Bi ara tatlı manyaklığım tuttu mesela; muhallebiler, dukanellalar, pudingler, kurabiyeler aldı başını gitti. Açım diye ortalıkta kıvrandığım zamanları yaşamadım, ama sürekli bi şeyler yemeliyim diye kendimi kaybettiğim dönemlerde oturup yarım kilo et yediğimi bile biliyorum. Dünyaları yememe rağmen Dukan prensiplerinden bi gramcık dışarı çıkmadım. Pasta kestiğimizde bi çatal tatmayı bırak, parmağıma bulaşan kremayı yalamak yerine peçeteyle silecek kadar kendimi adadım diyet programına.

Değişiklik yapma isteğim sayesinde yeni yeni yemekler öğreniyorum sürekli - ilk defa kapuska yaptım mesela geçen gün. Gayet de güzel oldu. Tavuğu rondoda çekip kıyma yapıp köfteye dönüştürdüm, yulaf kepeğinden ekmekler krepler poğaçalar modifiye ettim, e soslarla baharatlarla yeni lezzetler bulduğumu zaten biliyoruz. Elimdeki malzemeleri karıştırıp diyete uygun yemekleri yaratmak çok zevkliymiş. Resmen mutfak kültürüm gelişti bi ayda ayol :) Bu akşam da coleslaw salatası yapacağım fırında tavuk yanına, bakalım o nasıl olacak.

Gel irade geeel geeel geeeeel :)
Gelelim asıl süper fantastikliğime.. Çılgın irade! Öyle böyle değil ama, çok pis irade yaptım. Yukarıdaki manzarayı her gün defalarca görüyorum; içkiler değil de çikolatalar oldukça zorluyor beni. Dürüst olmak gerekirse ara ara elim gitmiyor değil, ama hemen cıssss yapıp durduruyorum kendimi.Evli barklı insan olarak beyim beyime de diyet yaptırıyorum ama bi yere kadar. İşe giderken susamlı ekmekle kaşar salam sandviç hazırlıyorum ona, yanına çikolata koyuyorum, sabahları topkek yediği için evde koliyle stok var, onun kuruyemişleri rafta, meyvesini tatlısını alıyorum, akşamları bazen makarna pilav yapıyorum protein yanına.. Özetle benim yiyemeyeceğim onlarca şey her gün elimden geçiyor mecburen. Bankadaki veznedar gibi oldum - elimden geçiyor ve gidiyor. Bi parçasını bile mideme yollamıyorum ve bu beni inanılmaz motive ediyor.

Bunca yıldır "çok yorgunum, makarna bekleyecek halim yok, pizza söyleyelim; gece 2 oldu ama çok açım, aç uyunmaz, ekmek arası bi şeyler yiyeyim; regl oldum, tatlı yemem lazım mutlaka, yaşasın nutella!" bahanelerimi hoooop diye yok edip kendimi yemek konusunda kontrollü düzene soktum ya, daha ne isterim! (Spor yapmak da isterim aslında ama o gaz hala gelmiyor, neyse, her şey sırayla değil mi?)

Peki fiziksel olarak ne oldu? Nur topu gibi 6,5 kilo el sallayarak uzaklaştı vücudumdan. Lanet olası faking fak fak göbek hala gitmiyor; ama yüz sırt kollar bacaklar ve popo bölgesinde bariz küçülme var. Tayt insana bol gelir mi ayol? Bacakların alt kısmında yapışma özelliğini kaybetti resmen. (Yazar burada çaktırmadan böbürleniyor) Geçen kış üst kısımda fermuar kapanmadığı için giyemediğim çizmelerimi denedim hemen - bu kış kreasyonlarıma eşlik etmeye hazırlar! :) Bazı eteklerim bol geliyor, eski pantolonlarımın içine girebiliyorum gibi gibi (gibi çünkü göbek hala foşurduyor üstten ama o da gidecek elbet).

Gerçi beni gören insanlar hala kilo verdiğimi fark etmiyor; bu can sıkıcı bir nokta. Hala aynı kıyafetleri giyiyorum ve zaten bol kesim olan kıyafetler saklıyor olabilir ama yine de insan gözüne gözüne sokmak, zayıflamışsın lafını duymak ve mutlu olmak istiyor caaanım. Neyse, eski kıyafetlere doğru kaymaya başladıkça anlaşılır diye umuyorum. Ona da bi kaç kilo daha var sanırım - sabrın sonu selamet. Peki görsel olarak ne kadar verdim? Ta taaaaaaa! Sütleri 1, kolayı 1,5, pi'yi 3 alın.

Damacanaya doğru azimle :)

O değil de, sürekli gülücükler koydum sağa sola fark ettiniz mi? :))


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder