Maraton manyaklığım malum. Şimdilik başlangıç parkurum şöyle: 1 km parka gidiş, 500 yürüme 500 koşu döngüsü, 1 km eve dönüş derken toplam 5 km yapıyor. Şu an sadece 1 km tın tın koşuyoruz ama yavaş yavaş artacak. "Couch to 5 k" diye bir sistem var - koltuktan götü kaldırıp 5 km koşmak üzerine 8 haftalık bi program. Birebir uymadığım doğrudur, ama temelini alıp kendime göre uyarlıyorum.
Uzattım da uzattım. Spordan önce hep hafif yemek gerekir derler ya.. İşten gel, yemek ye, sonra yürüyüş yap rutininde hafif atıştırma ya da yedikten sonra 2-3 bekleme gerçek hayata uymuyor. Biz de kahve içerken 1 saat bekleyip çıkıyoruz mecburen. Bu akşam 240 gram köfte ve 10 tane yaprak sarma yemek şapşallığında bulundum. Evden çıkarken şişkinlik vardı zaten, yürüyünce geçer sandım ama yooo beybiler yoooo.. Anam o mide resmen bi sağa bi sola vurup canımı yaktı. Dalak şişmesi gibi bi his; o kadar ağrılı değil ama adım attıkça acıtıyor. 4 km'yi zor tamamladım ki eve gitmeye de enerji kalsın. Neyse, sağ salim duşa atabildim kendimi.
El özet? Spordan önce bünyeye karbonhidrat basmamak, efendi gibi hafif yemek lazımış yoksa mide koşarak kaçmaya çalışıyor. Böhühühühü...
Eneee reklam olmuş bu :) |
Ayrıca ilk defa pedometre kullandım. Toplam adım 6,229. 1 saatte bu yapılabiliyorsa minik bi hesapla günde 10,000 adım o kadar da zor değilmiş der, şımarır, susar ve kaçarım. Yeşil çayım ve sigaram beni bekler - sağlık sağlık bi yere kadar değil mi canlar?
Başka bi spor postunda yeniden görüşmek üzere...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder