22 Ağustos 2014 Cuma

Obezite ve kariyer

Sizce ikisi arasında bağlantı yok mu?

Oysa yılların obezi olarak sapasağlam bir bağlantı olduğunu söyleyebilirim. Temelde yine özgüvene dayandıracağım doğru, fakat benim dışımda etkileyen durumlar da mevcut. En basitinden girmek gerekirse; çoğu iş ilanında prezentabl personel arıyorlar. Her ne kadar bir kısmı ağzı yüzü düzgün olsun yeter düşüncesinde olsa da çoğunluğu 38 beden üstünü prezentabl görmüyor. Özellikle satış / pazarlama pozisyonları için obezler anında veto yiyebiliyorlar. Firmalara bu konuda "haksızsın ve sana laflar hazırladım" diyemiyorum maalesef, ama yine de ufaktan kızmıyor değilim. Hepimiz orantılı fıstık gibi obezlerden olmadığımız için de iş ilanlarına bakarken genelde prezentabl ibaresi sayfayı kapatmamıza neden oluyor. (Nasıl olsa beni beğenmeyecekler, uğraşmaya gerek bile yok)

Bir diğer sıkıntı da klasik giyimin zorunlu olduğu ofisler. Obezler için topuklu ayakkabı üzerinde tüm gün durmak ne kadar zor tahmin edebiliyor musunuz? Normal kilolardaki insanların bile çoğu gün bitiminde doğru ayaklarının ağrıdığından şikayet ederken zavallı patilerin 100 kiloyu orantısız zeminler üzerinde tüm gün taşımasını nasıl bekleyebiliriz ki? Topuklu ayakkabı ekseninden çıkarsak da, büyük beden kıyafetlerin normal bedenlerden çok çok çok çok daha pahalı olduğunu biliyor muydunuz? Siz bir yazlık elbiseyi 20 TL'ye alabilirken benim ofiste giyebileceğim bir elbise için en az 50 TL vermem gerekiyor. Geçenlerde bi keten pantolona 120 TL çektiler mesela. Genel olarak zaten dolaplarımız "giyebileceğimiz" kıyafetlerle dolu olmadığından, yeni bi işe başlamak için klasik cicili bicili kıyafetler almanın masrafı cidden çok zorlayıcı. Meali klasik ofis = no obez!

Peki kariyer peşinde olmadan sadece part-time iş yapmak istediğimizde neler oluyor? Stand hostesliği için adaylar arasına bile giremiyoruz, tanıtım görevlerinde bizi görmezden geliyorlar, bütün gün ayakta durulacak işleri zaten biz göze alamıyoruz. Her şeyi geçtim evden kameralı erotik sohbet yapmak için bile uygun değiliz lan! (Buraya dipnot sokmam gerekti, yapan insanlarla ilgili sorunum yok, genel toplum bakışı için şittirdim) Şu an akşamları evden çalışıyorum - bi obez için en güzel iş, gündüzleri de üç beş kazanacak bir iş arıyorum. Sırf hareket edemediğim için garsonluk yapamıyorum, satış danışmanlığı yapamıyorum, anketörlük yapamıyorum, broşür dağıtamıyorum.. Oysa güler yüzlü, insan ilişkileri güçlü biriyim ama yetmiyor işte.

Özgüven noktasına gelirsek de zaten bi şey yapabileceğimize inancımız yok, insan kaynaklarına kendimize güvendiğimizi nasıl kanıtlayabiliriz ki? Mesela ben iş görüşmelerine gittiğimde karşı tarafından sorularından ziyade "ay düzgün oturayım da göbeğim taşmasın" derdine düştüğüm için konsantre bile olamıyorum. Genel anlamda da kendimi depresif hissettiğim için zaten görüşmelere gitme moduna giremiyorum. Bi de şu var tabi - görüşmeye giderken ne giyeceğim? Sırf giyecek bir şeyiniz olmadığı için görüşmeyi iptal ettiğiniz oldu mu? İtiraf ediyorum, hastayım diye mail atıp iptal etmişliğim var, hem de iki defa sanırım. İş görüşmesi kıyafeti olarak belirlediğim elbiseyi üzerime geçirip aynada iğrenç göründüğümü hissettiğim an ben iptal oluyorum zaten, görüşme nasıl olmasın?

Özetle; kendiyle barışık, çevresi geniş ve/veya süper kalifiye obezlerden değilsek kariyerimiz çok parlak olamıyor. Asla geç olmaz ama değil mi?

Dukancan

İtiraf ediyorum hareketleri yapmıyorum, belki daha yararlı olur o zaman ama dün iki saat temizliği egzersizden saydım, birazdan da evi süpürüp sileceğim, bunu da egzersizden sayarım acımam! (Temizlik olmadı ama beynimi çalıştırdım kurtarmaz mı?) Yarın da gezip tozacam, o da yürüyüşe girer.. Evek..

Dukan galetası + kuru et
Biraz yoğurt + accık gojiberry
Baharatlı fırın tavuk
1 bardak süt

Dünden fark 1 kg, toplam 2 kg

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder